Marmara Caddesi’nde Surp Kevork Ermeni Kilisesi ile yanyanadır. Banisi, Çelebi Abdullah b.Abdurrahman Efendi’dir.
Mimar Sinan tarafından 1533-34 tarihinde, dolma bir suret üzerinde, dört fil ayağı üzerine bir kubbe oturtularak yapılmıştır. Cami 56 m2 olup avlusu 185 m2’dir. Caminin vakfiyesi olmadığından uzun süre bakımsız kalmıştır. II.Abdülhamid devrindede, caminin yanına bir karakol inşa edilmiştir. (Bu bina halen “Basılı kağıt ve Kıymetli Evrak Anbarları Şube Müdürlüğü” tarafından kullanılmaktadır.)
Karakolun inşaatını incelemeye gelen Serasker Rıza Paşa, camiyi harap vaziyette görünce hazineden bin altın harcayarak ihya etmiştir. Balkan ve 1.Cihan Harpleri nedeniyle bakımsızlıktan harap olan camii, Süeda Hanım öncülüğünde, Mahir ve Abdülkadir Bey’lerin yardımlarıyla 1933 yılında tamir ettirilerek yeniden ibadete açılmıştır.
Bu tamir esnasında caminin kubbesi yerine ahşap tavan yapılmış ve üstü kiremitli çatı ile örtülmüştür. İlk minberin 1756’da Mahmut Ağa koydurmuştur. Minberi ahşaptır.Mihrabı mavi üzerine beyaz renkte çeli-sülüs ihlas suresi yazılı çini bordür ile çevrilidir. Camiyi aydınlatan kıymetli kristal avize Naciye Sultan tarafından hediye edilmiştir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bakırköy İlçemizi Tanıyalım
İstanbul’un eski semtlerinden biri olan Bakırköy, Avrupa yakasında, Marmara Denizi’nin kuzeydoğu sahilindedir. kuzeyindeki E-5 Karayolu sını...
-
1926 yılından önceki adı Ayastefanos’du. 1970'lerde İstanbul nüfusunun hızla artmasından önce Yeşilköy bir köy ve sahil dinlenme yeriy...
-
Sultanahmet Meydanı İstanbul'un en önemli meydanlarından biridir. Bizans devrinde Hipodrom olarak bilinirdi. “Hipodrom” At binenlerin,...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder